Mehmet Aslantuğ, son dönemde TRT1 ekranlarında yayınlanan Yürek Çıkmazı dizisinde seyircisi ile buluşuyordu. 61 yaşındaki Aslantuğ, Instagram hesabında yayınladığı paylaşımın altına yazdığı açıklamada, Yürek Çıkmazı dizisi kadrosundan kendi isteğiyle değil, kanalın isteğiyle ayrıldığını duyurdu. Asıl sebebin ise siyasi görüşlere dayalı olduğunu ima etti...
Yürek Çıkmazı dizisinde İrem Helvacıoğlu'nun canlandırdığı Zeynep karakterinin öz babası olan Ali Fuat, yani Mehmet Aslantuğ'un diziden ayrılacağı öğrenildi.
Bu durum üstüne Aslantuğ, Instagram hesabında yaptığı paylaşımda yer verdiği cümlelerde; diziden kendi isteğiyle ayrıldığını değil, kanalla yaşadıkları siyasi görüş ayrılığı yüzünden çıkarıldığını ima etti.
Yaptığı paylaşımda öncelikli olarak oğlu Can Aslantuğ'a seslendi ünlü oyuncu. Açıklamasına, "Doğrulanmış KAPTANIN SEYİR DEFTERİ / Can ASLANTUĞ’a" diyerek başlayan Mehmet Aslantuğ, "Bu gece olduğu gibi, bazı anları kayda düşmekte yarar var!" dedi.
KAPTANIN SEYİR DEFTERİ /
Can ASLANTUĞ’a
Evlat,
Üniversite bitiyor hayırlısıyla. Aktörlüğe heyecan büyüttüğüne göre, “SEYİR DEFTERİ” nin şahitliğinde birkaç cümle kurmak isterim. Bu gece olduğu gibi, bazı anları kayda düşmekte yarar var!
Jeneriğini paylaştığım dizinin ekranda yayına girmesinden bu yana tam 35 yıl geçmiş. Adı, “İz Peşinde”…
“Belene, Ağaların Düğünü, Kopuk Takımı, Vurguna İnmek, Karayar Köprüsü, Kapıları Açmak, Yalancı" gibi aynı çatı altında yaptığımız birçok projeden biri de buydu.
Türkiye’nin ilk uzun soluklu dizisidir ve negatif film (35 mm) olarak çekilmiştir. Meslek hayatımın çok özel yönetmenlerinden Hüseyin Karakaş’ı da saygı ve rahmetle yâd ediyorum.
35 yıl sonra bugün, hakikat ve doğrudan yana ses vermeye gayret ediyoruz diye; o kurumları kendine bağlayarak siyasi tavrının mülkü sananlar, yarın o koltuklarda başkaları oturduğunda da sesimizin aynı vicdanla yankılanacağını bilmelerine rağmen; gerçekten ilham alan, dertlenen, soran halimizden rahatsız oluyor, “Bizle çalışırken olmaz” diyen bir kibir saklıyorlar.
Yalancı”(1993) adlı çalışmadan 30 yıl sonra dahil olduğum Yürek Çıkmazı’na veda ettim bu akşam. İlk kez bu duygularla birlikte oynamanın deneyimini de heybeye koyarak ve elbette tereddüt bile etmeden✌️
Gerçeğe yoldaşlık ediyoruz diye; ürken, küsen, kızan birilerine teslim edilecek bir yürekle büyüyüp serpilmedik. Öyle de gideceğiz muhakkak. Görevimizi layıkıyla yapmaya, türkülerimizi hissederek söylemeye devam ederek...
Babanın yedeklediği bir umuda yolculuk ülkesi olmadı. Yedek pasaportu olmadı. Hiç hayalini de kurmadı.
Ah benim gönlü güzel oğlum,
Meslek hayatında bu türden beklentilerle sınava girdiğinde; bir an bile düşünme, doğruyu terketme, senin için iyi olan şey halkın için sorunluysa eğer, aklını asla ikiletme!
Çalışma hayatın başka ülkeleri dayatsa bile; derdin de, gönlün de ülkende olsun. Bu mühürlenmiş duyguyu yok sayarak terketme!
Umutsuzluk bir hastalık evlat. Hiçbir şey için çaresiz değilsiniz, çare sizsiniz. Geleceğiniz; aydınlık, bereketli, onurlu ve kutlu olsun